Physical Address
304 North Cardinal St.
Dorchester Center, MA 02124
Physical Address
304 North Cardinal St.
Dorchester Center, MA 02124
İşitme kaybı genellikle aniden değil fark edilmesi zor küçük sinyallerle başlar. Televizyonun sesini sürekli açma ihtiyacı, kalabalık ortamlarda konuşmaları anlayamama ya da insanlardan sık sık cümlelerini tekrar etmelerini isteme gibi durumlar, işitme duyunuzda bir sorun olabileceğinin habercisi olabilir.
Bu belirtiler çoğu zaman yaşa ya da yorgunluğa bağlanarak ertelenir. Erken fark edilen bir işitme kaybı, hem tedavi başarısını artırır hem de yaşam kalitenizi korur. Peki hangi durumlar ciddiye alınmalı ve ne zaman bir uzmana başvurmalısınız? Tüm detayları bu içerikte bulabilirsiniz.
İşitme kaybı genellikle yavaş ilerleyen ve fark edilmesi zaman alan bir durumdur. Erken teşhis, yaşam kalitesini artırmak ve ilerlemeyi durdurmak açısından oldukça önemlidir. Özellikle çevrenizdekiler sizden sık sık aynı şeyi tekrar etmelerini istiyorsanız veya kalabalık ortamlarda konuşmaları anlamakta zorlanıyorsanız işitme kaybı yaşıyor olabilirsiniz.
İşte göz ardı edilmemesi gereken 7 önemli işaret:
Sık sık “Ne dedin?”, “Bir daha söyler misin?” gibi sorular soruyorsanız bu durum işitme duyunuzun azaldığının bir göstergesi olabilir.
Çevrenizdekiler sesi yüksek buluyorsa ancak siz normal görüyorsanız bu bir uyarı işareti olabilir.
Restoran, toplantı gibi kalabalık yerlerde konuşmaları ayırt edemiyorsanız bu bir işaret olabilir.
Telefonla konuşurken sesi duymakta zorlanıyorsanız erken evre işitme kaybı olabilir.
Çocuk sesleri, kuş cıvıltısı, kapı zili gibi sesleri fark etmiyorsanız dikkatli olun.
Sürekli veya aralıklı çınlama varsa işitme sisteminizde sorun olabilir. Uzman desteği alın.
Konuşmalara katılmak istemiyorsanız işitme kaybının psikolojik etkileri olabilir.
İşitme kaybı her yaşta ortaya çıkabilir ancak genellikle yavaş ve fark edilmesi güç bir şekilde ilerler. Bazı kişilerde doğuştan olabilirken çoğu bireyde yaşla birlikte veya çevresel faktörlerin etkisiyle zaman içinde gelişir. Bu yüzden birçok kişi işitme kaybı yaşadığını ancak belirli sinyaller güçlenince fark eder.
İşitme kaybı genellikle şu durumlarla kendini belli eder:
Bu belirtiler çoğunlukla yavaş gelişir. Bu yüzden birçok kişi çevresindekilerin fark etmesiyle işitme kaybından haberdar olur.
İşitme kaybı genellikle yavaş ilerleyen bir durum olduğu için çoğu kişi farkına vardığında çoktan ileri bir evreye gelmiş olabilir. Erken teşhis sayesinde hem işitme duyusunun korunması hem de yaşam kalitesinin yüksek tutulması mümkündür.
Erken teşhisin neden bu kadar önemli olduğunu gösteren bazı temel nedenler:
İşitme kaybı ilerledikçe özellikle iç kulakta bulunan tüy hücrelerinde geri döndürülemez hasarlar oluşabilir. Erken müdahale bu hasarın önüne geçebilir veya süreci yavaşlatabilir.
İşitme sadece kulakla ilgili değildir. Sesler beyne iletilir ve orada anlam kazanır. İşitme kaybı uzun süre tedavi edilmezse beyin işitsel uyarılardan yoksun kalır ve bu da bilişsel gerilemeye yol açabilir.
İşitme kaybı sosyal ortamlardan geri çekilme, iletişim kurmakta zorlanma ve özgüven kaybı gibi sorunlara yol açabilir. Erken teşhisle bu duygusal etkiler hafifletilir.
Çocuklarda işitme kaybı erken fark edilmezse konuşma ve dil gelişimi ciddi şekilde sekteye uğrayabilir. Erken teşhis doğru eğitim ve destek programlarıyla bu gelişimi destekler.
Erken dönemde fark edilen işitme kaybına uygun işitme cihazları veya terapiler çok daha etkili sonuç verir. Geç kalındığında cihazlar yeterince verimli olmayabilir.
İşitme testi kulaklarınızın ne kadar iyi duyduğunu ve hangi sesleri ne düzeyde algıladığınızı ölçen basit ama son derece önemli bir değerlendirmedir. Genellikle bir odyolog veya KBB uzmanı tarafından yapılır ve tamamen ağrısızdır.
Peki bu test tam olarak nasıl uygulanır?
Testten önce uzman, sağlık geçmişinizi ve varsa işitme ile ilgili şikayetlerinizi dinler. Ardından kulak içini otoskop adı verilen aletle inceler. Bu sayede kulak kiri, iltihap veya fiziksel bir engel olup olmadığı kontrol edilir.
Bu testte size bir kulaklık takılır ve sessiz bir kabine alınarak çeşitli frekans ve şiddetlerde sesler dinletilir. Duyduğunuz her sesi işaret etmeniz ya da bir düğmeye basmanız istenir.
Bu test sayesinde:
Bu aşamada kulaklıkla kelime veya cümleler dinletilir. Duyduklarınızı tekrar etmeniz istenir. Böylece yalnızca sesi değil, anlamı ne kadar doğru algıladığınız da ölçülür.
Bu test kulak zarının hareketini ve orta kulaktaki basıncı ölçmek için yapılır. Kulak yoluna küçük bir prob yerleştirilir. Orta kulakta sıvı, iltihap veya östaki borusu tıkanıklığı gibi durumlar bu testle tespit edilebilir.
Bazı durumlarda kulağın sese verdiği otomatik tepkiler de ölçülür. Bu refleksler işitme yollarında bir problem olup olmadığını anlamaya yardımcı olur.
Tüm süreç genellikle 20-30 dakika sürer. Test sonucunda elde edilen odyogram (işitme grafiği) uzman tarafından değerlendirilir ve gerekirse tedavi veya işitme cihazı gibi çözümler önerilir.
İşitme kaybı yaşayan birçok kişinin aklındaki ilk soru şudur: “Tedavisi mümkün mü?” Cevap: Evet.
Çoğu işitme kaybı türü için etkili çözümler ve tedavi yöntemleri mevcuttur. Ancak tedavi süreci kaybın türüne, nedenine ve şiddetine göre değişiklik gösterir.
Aşağıda işitme kaybı tedavi sürecini adım adım bulabilirsiniz:
İlk adım uzman bir KBB doktoru veya odyolog tarafından kapsamlı bir işitme testi ve kulak muayenesi yapılmasıdır.
Bu aşamada:
Eğer işitme kaybı geçici ya da medikal müdahaleye yanıt verebilecek bir durumdaysa şu yöntemler uygulanabilir:
Eğer işitme kaybı kalıcıysa ve tedavi edilemiyorsa, en yaygın çözüm işitme cihazlarıdır. Bu cihazlar kaybolan işitme düzeyini telafi eder ve sesleri daha net duymanızı sağlar. Modern cihazlar neredeyse görünmez, konforlu ve akıllı özelliklere sahiptir (Bluetooth, gürültü engelleme vb.).
Destekleyici diğer teknolojiler:
Eğer bir işitme cihazına ihtiyacınız varsa ve hangisini alacağınıza karar veremediyseniz En Çok Tercih Edilen İşitme Cihazları Hangileri? başlıklı içeriğimiz göz atabilir ve fikir edinebilirsiniz.
İşitme cihazı ile fayda sağlanamayan ileri-çok ileri düzey işitme kayıplarında cerrahi olarak yerleştirilen koklear implantlar tercih edilir. Özellikle doğuştan işitme kaybı olan çocuklar için erken yaşta uygulanması oldukça önemlidir.
Tedavi yalnızca cihaz takmakla bitmez. Süreç şunları içerir:
İşitme kaybı bazı durumlarda kaçınılabilir veya geciktirilebilir bir sağlık sorunudur. Günlük yaşamda alacağınız basit önlemler kulak sağlığınızı koruyarak işitme duyunuzun uzun süre sağlıklı kalmasını sağlar.
İşitme kaybına dair merak edilen tüm soruların cevaplarını sizler için bir araya getirdik!
İşitme testi herhangi bir belirti fark edildiğinde vakit kaybetmeden yapılmalıdır. Özellikle çocuklarda doğumdan sonraki ilk 6 ay içinde mutlaka test uygulanmalı. Yetişkinlerde ise belirti olmasa dahi 50 yaş sonrası düzenli kontroller önerilir.
İşitme kaybı her yaşta başlayabilir. Bazı bireylerde doğuştan olurken çoğunda zamanla veya çevresel faktörlerin etkisiyle gelişir. Genellikle yaşla birlikte artan işitme kaybı 50’li yaşlardan sonra daha sık görülür.
Tanı KBB uzmanı veya odyolog tarafından yapılan işitme testleriyle (odyometri, timpanometri, konuşma testi) konulur. Gerekirse ileri tetkiklerle işitme kaybının nedeni ve seviyesi detaylı şekilde belirlenir.
Yeni doğan bebeklerde doğumdan sonraki ilk 6 ay içinde yapılan işitme testleri olası işitme kayıplarını erken fark etmek için uygulanır. Bu test bebeklerin dil ve konuşma gelişimi açısından kritik öneme sahiptir.